Eskilerin en keyif aldıkları okuldan kaçmak eylemi ve hayatlarının en güzel dönemlerini çağrıştıran hatta bir neslin yaşadığı en büyük aksiyon niteliğindeki aktivitenin şüphesiz okulu ekmek olduğunu hatırlarsınız. O kadar titizlik isterdi ki fiziksel ve zihinsel olarak bütün zorlukları alt etmeniz gerekirdi. Kafasına okuldan kaçmayı koyan bir öğrenciyi, hele ki dersi boşsa yolundan hiçbir şey alıkoyamazdı.

Fakat bu durum sona mı eriyor? Teknolojinin gelişimiyle birlikte hemen hemen her sektörde akıllı kavramı öne çıktı ve daha çok yaşamımızı bu koşullar doğrultusunda sürdürüyoruz.

Çinli okullar tarafından öğrencilerin okuldan kaçmak bahaneleri ve girişimleri engelleniyor. Her hareketinin izlenebilmesine avantaj sağlayan, akıllı üniforma kullanımı yaygınlaştırılmaya çalışılıyor. Üniforma içinde mevcut GPS tarafından, öğrencileri izlemesinin yanında yönlendirilmesini de sağlıyor. Dışarıdan bakıldığı zaman ebeveynler için son derece güvenli ve kullanışlı bir icat gibi gözükse de çocukların kişisel yaşamının deşifre olması ne derece doğru olur orasını bilemeyiz.

Okuldan Kaçmak Disiplin Suçu mu?

Çin okulları, akıllı üniforma uygulamasının daha çok öğrencilerin derslerden kaçmalarının önüne geçmek ve bütün hareketlerini izleyebilmek için kullandıklarını belirtmekte. Her ne kadar akıllı üniforma okuldan kaçmakla genelleştirilse de izinsiz sınıftan çıkmayı bile engellemekte. Bu eğilime giren öğrenciler, AVM’lerde mevcut alarm sistemine benzer bir şekilde uyarı sağlıyor. Bu durumun çoğumuzun başına geldiğinde ne kadar mahcubiyet yaşattığının bilincindeyiz. Üstelik gelişim çağındaki çocuklarda suçlu olmadıkları halde kendilerini suçlu hissetmelerine neden olabilecek bu cihaz, olumsuz sonuçları açıp açmayacağı değerlendirilmek koşuluyla kullanıma sunulmalıdır. En azından bizlerin şahsi fikri tamamen böyle.

Ancak gözden kaçırılmaması gereken en önemli husus, GPS sisteminin okulun dışında dahi öğrencileri aktif olarak izletebildiğidir. Bütün hareketler takip edilebilmekte ve bu durum kimse tarafından memnuniyet sağlamayacaktır. Pekin, geçtiğimiz yıllarda yaratmış olduğu yeni jenerasyonla, eğitim seviyesine bakılmaksızın baştan sona akıllı kampüsler üretebilmek için çağrı yapmaktadır.

Uygulama, öğrencilerin okula hatta derse gittikleri saatleri ve tarihleri detaylı olarak kayıt altına almaktadır. Bu bilgilere ebeveynleri diledikleri zaman bizdeki e-okul benzeri bir mobil uygulamayla, anlık olarak takip edebilmektedir. En uç noktaysa öğrencileri video ile birlikte kaydetmesidir.

Yüz tanıma sistemini de mevcut bulunduran akıllı üniformalar, hababam sınıfı misali yapılacak bütün GPS  kurnazlıklarına da engel olabilecek önlemlere sahip. Çünkü yüz tanıma sistemini aldatmaya yönelik bütün faaliyetler negatif olarak sonuçlanmaktadır. Okul yönetimleri bunun için de her üniformanın, sadece tahsis edildiği öğrenci tarafından giyilmesini sağlamakla yükümlüdür. Siz gene de adrenalin olsun diye okulu terk etmeye kalktığınızda, yangın alarmı gibi bir sesli alarm mekanizmasını da devreye sokacak, peşine GTA’dan kaçarcasına aksiyon yaşayacaksınız. Çin’in kalabalık olan 1.4 milyarlık nüfusu, kontrol için dijital bir GPS  sisteme ihtiyaç duyabilecektir.

Üniformaların omuzlarında yer alan iki GPS  çip, 500 yıkamadan 150 dereceye kadar dayanıklı olduğundan dolayı annelere hiçbir zorluk çıkarmamayı amaçlamıştır. Fakat bizde olsa, eminiz başımıza kakılan bir durum olurdu.

Okuldan Kaçmak Oyunu

Üretici firmanın çok karizmatik bir sözü, aklımdaki bütün reklam jingellarını altüst etti ve sizlerin de edeceğini düşünüyorum. “Bugün bir okula gidip, güvenlik görevlisine okulda şuan kaç öğrenci var dediğinizde anlamsız bir şekilde yüzünüze bakacaktır. Fakat aynı soruyu bize yönelttiğinizde GPS verileri sayesinde kısa sürede cevap verebileceğiz.”

Çocukların insan haklarına karşı bir müdahale söz konusu mu?

Şirket yetkileri ve proje sorumluları büyük oranda okuldan sonraki yaşamlarında çocukları izlemediklerini belirtmektedir. Fakat akılda oluşabilecek bütün şüpheler dahi GPS sistemin bütünüyle sorgulanmasına neden olacaktır. Ben çocuk olsam, okul çıkışında internet cafeye gitmeme kimsenin karışmasını istemezdim. Bence burada en büyük kriter, çocukların bu teknolojiyle tanışmaya hazır olup olmadıklarıdır.